04 Mart 2006

İşletim sistemlerinde özenmek üzerine...

Bir çoğumuz işmiz ya da eğlence gereği her gün saatlerce bilgisayar başında kalıyoruz. Oyunlarla işimiz yoksa en çok muhattap olduğumuz şey masaüstümüz ve yazılımların pencereleri. Eğer duvar kağıdımıza bakamayacak kadar meşgul değilsek ya da sanata çok az ilgimiz varsa mutlaka belirli sürelerde duvar kağıdımızı, ikonlarımızı ve sistem renklerini (windows'da ne kadar zor olsa da) değiştiririz. Bu işi yaparken de genelde şikayet ederiz. Windows ne kadar tekdüze, efektler az, renk sayısı sınırlı, diğer programlar gereksiz sistemi yavaşlatıyor, mac ne kadar güzel diye... ve evet, insanlar genelde mac arabirimini taklit eden pencere temaları kullanırlar.

Bu işi düzenli olarak yapan bir başka güruhta Linux kullanıcısı olan insanlardır ama; onların hayatları nedense daha kolay gibi görünmektedir çünkü; bu işi çok fazla yapacakları düşünülerek daha pratik bir yapı hazırlanmıştır o insanlara. Linux kullanıcılarının bir kısmı mac'e, bir kısmı da windows'a çok ciddi şekilde özenirler ve arabirimi ona göre değiştirirler. Bu özenmenin nedeni alışkanlık ya da güzel görünüm olabilir ama ben şimdiye kadar "Linux diye bir şey var hacı arabirimi şöyle güzel, Windows'u buna benzetelim..." diyeni duymamış, görmemiştim.

Bugün arkadaşımın (deliriumstragedy) "=)" diyerek gönderdiği linkte bunu yapan bir programın varlığından bahsedilmiş. Ekran görüntüleri verilmiş, bilgisayara yüklemek için programın kendisi verilmiş... Bu bence öyle çok basit bir şey değil. Bu kadar zamandır Windows ve .NET severler tarafından "Üçüncü parti ya da fason (daha da amiyane terimle kolpa)" olarak adlandırılan bir işletim sisteminin masaüstüne özenmek, onun bir çok özelliğine özenmenin başlangıcı bence. Zaten Windows Vista da *nix vari bir çok özelliğin olduğunu düşünürsek, bu özenmenin sadece masaüstü seviyesinde olmadığı belli ama; sadece masaüstünde özenenler için link aşağıda.. Demekki hiç bir zaman bir işletim sistemini ücretsiz, bağırsakları (yani kodları) ortada, özgür diye eleştirmemek lazımmış. Bazıları farketmeden beğenebiliyormuş.

iyi orta gol getirir... «bu post'a ilham olan blog»

Hiç yorum yok: